Çalışma Alanlarım
Modern yaşamın yoğun temposu, bireylerin hem içsel dünyalarında hem de sosyal ilişkilerinde çeşitli zorluklarla karşılaşmalarına yol açabiliyor. Stres, kaygı, endişe, özgüven sorunları, değersizlik ve yetersizlik hisleri gibi duygusal problemler; depresyon, duygu kontrolünde güçlükler ve ilişki çatışmaları gibi hayatı derinden etkileyen durumlar, artık giderek daha fazla insanın gündelik yaşamında yer alıyor.
Terapi sürecinde, bu gibi sorunlarla başa çıkmak isteyen bireylerin kendi içsel süreçlerini daha iyi anlamalarına, zorluklarını dönüştürmelerine ve yaşamlarına yeni bir perspektifle yaklaşmalarına destek olmayı amaçlıyorum.
Stres ve kaygı gibi sorunlar, yalnızca anlık tepkilerden ibaret değildir; genellikle bireyin geçmiş deneyimleri, bilinçdışı çatışmaları ve çevresel stresörlerle olan ilişkisinden kaynaklanır. Bu nedenle, terapi sürecinde hem bireyin bugün karşılaştığı zorluklara hem de bu zorlukların arka planındaki dinamiklere odaklanıyorum. Özgüven sorunları ya da değersizlik hisleri, bireyin kendisiyle ve diğerleriyle kurduğu ilişkinin nasıl şekillendiğine dair önemli ipuçları barındırır. Depresyon ve duygu kontrolündeki güçlükler ise genellikle içsel bir çatışmanın ya da çözülmemiş duygusal meselelerin dışavurumudur.
Terapötik süreçte, bu tür semptomların birey için ne anlama geldiğini birlikte keşfetmek, yaşanan zorlukların kökenlerine inerek onları dönüştürme fırsatı sunar. Her bireyin öznel dünyası benzersizdir ve bu nedenle her süreç, danışanın ihtiyaçlarına göre şekillenir. Amaç, bireyin yalnızca semptomlarını hafifletmek değil, aynı zamanda kendine dair daha derin bir farkındalık geliştirerek, yaşamına daha anlamlı bir şekilde yön verebilmesini sağlamaktır.
Terapi süreci, bireylerin içsel çatışmalarını, ilişkilerindeki dinamikleri ve bugünkü sorunların altında yatan yapıları anlamalarına yardımcı olarak, yaşamlarında kalıcı bir dönüşüm yaratmayı hedefler. Bu yolculuk, daha dengeli, öznel ve özgün bir yaşam için bir adım olabilir.